Ne dedim? Bilmem Sen topla bilenden Önce defterini dendenden Bir kalem ne kadar karalar kağıdı bilemem ama Dolduramaz tahminen Bura kaldırım, bu da taşları Göm arasına kuru kafatasları Küçük çapta cinayet romanları Kaybolanın manidar fotoğrafı vesikalık Boş endişe tamamen saçmalık Nasıl olsa beni de koysan içine Ya da çıkarsan içinden dünya yine de kalabalık Aklıma mukayyet ol Benim güzergahım hiç tekin değil Tezatına göre yaşamanın anlamı ne kum tanesinde Ne de aynada, değil Aklıma mukayyet ol benim Hata yapmak için can çekişirim Birkaç insanın eksikliğini ne ben ne de dünya fark etmeyebilir Ne dedim? Bilmem Sen topla bilenden Önce defterini dendenden Bir kalem ne kadar karalar kağıdı bilemem ama
Dolduramaz tahminen Yanımda söylenen bir marşın alelade nakaratı İdamlık bir bürokrata bağlı öldürülme haklarım Aklıma mukayyet ol demiştim, kararım değişti Cehaletin o müstakil tohumlarıyla yan, uyuş Bu periyodik anestezi sonlanırsa eğer tevekkülle dur denir İhtimallerin tamamı zamana bağlı Frapan ağzı açıldığında beş dakika vardı Elimden bir şey gelmiyordu, ben de yapmadım Haleflerim mitozla nüfusa göçmenlik tasladı Hercai mikrobun filizleriyle gücüne güç katan bir ormanı İstemezdim yakıp yıkmayı Bölündü ikiye ekvator elimde Muhakkak hadise, amına koyayım çemberin de Tamamsa tamamdır Taraflı tarafsız ne varsa yazıldı Nasılsa söylenir kralın sesiyle Bölündü ikiye ekvator elimde Muhakkak hadise, amına koyayım meridyenin de Tamamsa tamamdır Taraflı tarafsız ne varsa yazıldı Nasılsa, neyse.