Ben gönlümün ayak bağı Senin kapına astımda geldim Ben gönlümün gözyaşları Senin yollarına döktüm de geldim Ben gönlümün ateşi Senin gözlerinden aldım da geldim Vurgunum yorgunum Senin yoluna ölürüm ben Vurgunum yorgunum Senin yoluna ölürüm Vurgunum yorgunum Senin yoluna ölürüm ben Vurgunum yorgunum Senin yoluna ölürüm
Şiir: “Ben seni geceyle gündüzün arasında sevdim yar Kaybolan yılların, doğanın o acımasız kanununda sevdim ben seni Kahretsin işte öyle sevdim öyle yandım ben sana yar Bilsen ki sana olan sevgiyi anlatacak bir başka kelime bulsam Bıkmadan usanmadan yılmadan Namerdimce onu söyler onu yazardım yar Kahretsin ben seni gece ile gündüzün arasında sevdim yar Bedenimi almaya gelen Azrail’in pençesinde sevdim ben seni Kahretsin işte öyle sevdim öyle yandım ben sana yar Bazen Prometheus oldum çarmıha gerilircesine Bazen Spartaküs oldum aslanlara yem olurcasına Bazen Cem Sultan, ilmiği boynunda Pir Sultan oldum yar Bazen Şems’ini arayan Mevlana Bazen Mevlana’yı arayan Şems Dinginlerde Yunus, yokluğa kanat geren bir garip Mutlu bir yusufçuk gibi sana özgürlüğüne koşarcasına geldim yar…”
Vurgunum yorgunum Senin yoluna ölürüm ben Vurgunum yorgunum Senin yoluna ölürüm Vurgunum yorgunum Senin yoluna ölürüm ben Vurgunum yorgunum Senin yoluna ölürüm