Gel; yalnızlığımdan bir kadeh al. Sorma hiçbir şey.. Yüzüme bak.
Bana bir şarkı niçin derdi rakı yalnız içilmezdi Gel göz kapaklarıma misafir ol ben bu saatlerde bir hiçim belki Gitmek Ruhunu inceltir kendimden iğrendim Yalnızlık dillendi ve ben dillendikçe çok kirlendim Sus bu ateşten terlersin sende biraz daha bendensin Göz yaşlarının hafif altını aç kısık ateşte acıların demlensin Yok şans yok amorti bazen bir sigara çerez ve bomonti Buradan gidiyorum sorun değil sorun olanı hep bir sonum bil Bazen bir şarkı içinde aramak seni bazen bir melodi çok dokunur Bazen nakarat tekrar eder ve kalbin atarken tekrar durur Bak rutubetli göz bebeklerinden dökülen yağmur parkeye siner Ağlamak refleks olur bazen göz yaşın bile tükenir biter (denedim yeter) kır kemiklerimi lades yap derim aklımdan Artık moralim mevsim normallerinin çok fazla altında Zafer karşımda hep kaybettik zorsa bu yollara danışmasın Ağzı bozuk bir şiir olup okunda kimse nokta koymaya çalışmasın
Gel; yalnızlığımdan bir kadeh al. Sorma hiçbir şey.. Yüzüme bak.
Hangi tarafına dokunuyor yağmur hangi tarafına gölgen düşer Hava suratıma tükürürcesine bozmuş kendini ve yine bana küser Çalışmadığın yerden gelicem karşına belki acın bu yoldan geçer Tenler nikah sözler bir cana kıyar bütün sonlar beter Dokunursan parmak izin kalır okunursan tadın kaçar Yok olmakta bir seçenek var olmak nasılsa acın açar Ben hiç bir harfi dilimle bükemem gidiyorum dediğin vakit Bütün Şehir 2 yakaya bölünür soluksuz izler sedyelerde atar kafam Bu ambalajı yırtık duyguların kriz nöbetlerini durduramam Harfler kelime kelimeler cümle cümlelerle bir sen olduramam İçime attıklarımla yerini dolduramam yeni bir ben andıramam Aşk en ağır uyuşturucu gibi kafasını herkes kaldıramaz Gideceğim her yol sırattı yok olmanda sır artık Sen güneşi sırtlar giderdin ben gecelere kurşun sıkardım Sevmeyi dürüstçe kınardım sırt üstü gömülür insanlar ama sen beni yüz üstü bıraktın..
Gel; yalnızlığımdan bir kadeh al. Sorma hiçbir şey.. Yüzüme bak.