En sevdiği renk mor olan kadın En sevdiği kelime “asi” En sevdiği oyun incitmek beni Hıncı, çocukluktan kalma yara izi
Zamanı yaralarla ölçen kadın Geçmişiyle kavgalı Tanrı'ya sığınan kız çocuğu geceleri İsyankar gündüzleri
İpleri dolaşmış uçurtmalar misali Ne beraber uçabildik, boşverip şu dünyayı Ne gidebildik kendi yolumuza Rüzgarda savruk, başına buyruk Rüzgarda savruk, başına buyruk Senle ben… Senle ben…
Kırdığı kalpleri dizmiş ipe Gene de en büyük zararı kendine Ayak izlerini kuşlar yesin diye Ekmek kırıntıları bırakıp geride
En sevdiği ses çocuk sesi Oysa, anne olmayı istememiş yıllar var ki kendi Hibir zaman gök salmamış ki Sırf bir gün çekip gidebilmek için
İpleri dolaşmış uçurtmalar misali Ne beraber uçabildik, boşverip şu dünyayı Ne gidebildik kendi yolumuza Rüzgarda savruk, başına buyruk Rüzgarda savruk, başına buyruk Senle ben… Senle ben…
İpleri dolaşmış uçurtmalar misali Ne beraber uçabildik, boşverip şu dünyayı Ne gidebildik kendi yolumuza Rüzgarda savruk, başına buyruk Rüzgarda savruk, başına buyruk Senle ben… Senle ben…
Kaç gece göğsünde uyuduğum kadın Hep tek başıma uyandım…