Ayla: Alo, iyi günler! Murat Bey: İyi günler! Ayla: Ben Ayla. Gazeteye ilan vermişsiniz. Onun için arıyorum. Murat Bey: Evet, Ayla Hanım ne iş yapıyorsunuz? Ayla: 21 yaşındayım ve öğrenciyim. Murat Bey: Öyle mi? Çok güzel! Ayla: Konservatuarda okuyorum. Halk oyunları oynamayı seviyorum. Murat Bey: Yaaa! Çok iyi! Şarkı da söyleyebiliyor musunuz? Ayla: Şarkı söyleyemiyorum ama hem çok iyi ud çalabiliyorum hem de dansla ilgileniyorum. Murat Bey: Çok güzel! Yüzebiliyor musunuz? Ayla: Evet, yüzebiliyorum. Aynı zamanda voleybol da oynayabiliyorum. Murat Bey: Futbol mu? Güzeeel! Peki, Almanca konuşabiliyor musunuz? Ayla: Almanca mı? Hayır, yabancı dil bilmiyorum ama araba kullanabiliyorum. Murat Bey: Hımm! Bu çok iyi! Köpekleri sever misiniz? Bir köpeğe bakabilir misiniz? Ayla: Aaa, evet! Köpeklere bayılırım. Murat Bey: Güzel! Bizim bir köpeğimiz var, oğlum onunla oynamayı çok seviyorum. Ayla: Çocuğunuz mu? Anlamadım. Murat Bey: Evet, çocuk bakabilir misiniz? Ayla: Hayır, Hayır! Bu mümkün değil! Murat Bey: Ama ben bu ilanı çocuk bakıcılığı için vermiştim. Ayla: Çocuk bakıcılığı mı? Siz reklam şirketi değil misiniz? Murat Bey: Reklam şirket mi? Hayır! Yanlış numarayı aradınız, galiba!