Burası... (There's...) Sanki (Like...) Sanki rüyalardaki bir anı gibi (Like a memory in dreams) Dans eden (Dancing) Bebekler (Dolls) Anılar ve hayaller (Memories and dreams) Bir şarkı söylenirdi (There used to sing a song) Aralıkta bir zamanlar (Once upon a time in December) Güvenli sıcak bir el (A safe warm hand) Toz duman koşan atlar (Running horses in dust and smoke) Dans eden o gölgeler (That dancing shadows) Aklımda kalanlar (Remaining in my mind)
Güvenli sıcak bir el (A safe warm hand) Toz duman koşan atlar (Running horses in dust and smoke) Dans eden o gölgeler (That dancing shadows) Aklımda kalanlar (Remaining in my mind)
Eskiden uzakta (Formerly, in the far) Parlayan ateş gibi (Like the shining fire) Kalbimin bildiği (That my heart knows) Düşünmek istediğim (That I want to think) Bir şarkı söylenirdi (There used to sing a song) Aralıkta bir zamanlar (Once upon a time in December)